Brüksel'de ‘Kürt-Arap Diyaloğu Toplantısı’

  • 17:08 15 Mayıs 2022
  • Dünya
 
HABER MERKEZİ - KNK’nin çağrısıyla gerçekleştirilen "Kürt-Arap Diyaloğu Toplantısı" sonucunda toplantı sonuçlarının takibi ve çalışmaların sürdürülmesi için gerekli mekanizmalar oluşturuldu.
 
Belçika’nın Brüksel kentinde 14 Mayıs'ta Kürdistan Ulusal Kongresi’nin (KNK) çağrısı ile Kürt-Arap Diyaloğu Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan çok sayıda siyasetçi, akademisyen, aydın, yazar, gazeteci ve insan hakları savunucusu katıldı. Suriye, Irak, Sudan, Fas, ve Batı Sahra'nın yanı sıra Rojava ve Başûrê Kurdistan’dan Kürt katılımcılar toplantıya katıldı.
 
Toplantıda, dünyada yaşanan kriz, bölgeye yansımaları, bölge ülkelerinin durumu, batılı ülkelerin bölge politikaları ve başta Türkiye ve İran’ın Ortadoğu’daki yayılmacı politikaları ele alındı.
 
Hegemon ülkeler arasında çıkar çatışmaları ve son olarak Ukrayna’daki hegemonya savaşı; savaş ardından enerji kaynakları üzerindeki paylaşım tartışmaları  da değerlendirilen toplantıda, bu politikaların Ortadoğu’ya, Afrika’ya yansımaları kapsamlı bir şekilde analiz edildi. Toplantıda, hegemon ve bölgesel devlet politikalarının mevcut durumda başta Ortadoğu ve Afrika’da toplumları anti demokratik sistemler, baskı, zulüm ve ciddi bir açlık sorunu ile karşı karşıya bıraktığı ve bu gidişatla önümüzdeki dönemin temel sorunlarından birinin açlık olacağına dikkat çekildi.
 
Saldırılara dikkat çekildi
 
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye ile Federe Kürdistan Bölgesi’ne  yönelik saldırılarına da dikkat çekilen toplantıda, yeni Osmanlıcı emellerle tüm Ortadoğu’ya yayılmayı hedeflediği kaydedildi.
 
Türkiye’nin özellikle Efrîn, Girê Spî ve Serêkanî’de uyguladığı demografik değişimin bir soykırım ve insanlık suçu olduğunun vurgulandığı toplantıda, tüm Ortadoğu ve Kuzey Afrika halklarının yeni Osmanlıcı ı tehdit altında olduğu belirtildi.
 
Toplantının son gündem maddesinde hegemon ve bölgesel güçlerin bu politikaları ve derinleşen kriz karşısında çözüme dair ortak görüş oluşturma, ortak yön belirleme ve  ortak eylem mekanizmaları oluşturma üzerinde duruldu.
 
Çözümün ancak topluma dayalı demokrasi ile mümkün olacağı konusunda ortaklaşılan tartışmalarda, bireyin ve toplumun demokratikleşmesi, kadın sorunu konuları üzerinde de duruldu. 
 
Demokratik ulus projesine sahiplenme
 
Toplantıda, bölgedeki statükocu diktatöryal rejimlerin de ancak topluma dayalı demokrasi mücadelesi  ve demokratik ulus projesi ile aşılabileceği vurgulanarak, egemen güçler tarafından halkları parçalamak için kullanılan milliyetçilik, dincilik, mezhepçiliğe karşı da çözümün ancak demokratik ulus temelinde ortak mücadele ile aşılabileceği ifade edildi.
 
Kürt-Arap ittifakının önemi
 
Tartışmalarda bölgede nüfus çoğunluğuna sahip iki halk olarak Arap ve Kürtlerin yanı sıra Asuri, Suryani, Amazig, Dürzi, Türkmen, Çeçen ve çok sayıda halkın da ortak sorunlar yaşadığı ve ortak kaderde birleştiğine dikkat çekildi, başta Arap-Kürt halkı arasında oluşturulacak birliğin tüm bölge halklarının ortak birliğinin en önemli adımı olacağının altı çizildi. Ayrıca toplantıda, Kürt Özgürlük Hareketi tarafından stratejik olarak ele alınan Kürt-Arap ittifakının bugün Kuzey ve Doğu Suriye’de önemli bir düzey yakaladığı ve bir tecrübe açığa çıkardığı da belirtildi.
 
Sonuç bildirgesi
 
Toplantının sonuç bildirgesinde, “Arap-Kürt diyalogu toplantısının katılımcıları olarak sorunların görülmesi, tespiti, ortak mücadele ve çalışma platformlarının oluşturulması açısından bu toplantıyı bir ilk adım olarak görüyoruz. Toplantıda yapılan tartışmalar bundan sonraki çalışmalar açısından bir yol haritası perspektifi ortaya çıkarmıştır. Arap-Kürt diyaloğu toplantılarının daha da genişletilerek sürdürülmesi konusunda en geniş kesimleri katacak kapsayıcı ve esnek  yaklaşımların esas alınmasında ortaklaşılmıştır" denildi.
 
Son olarak toplantıda Kürt-Arap diyaloğunun genişletilerek sürdürülmesi için toplantı sonuçlarının takibi ve çalışmaların sürdürülmesi için gerekli mekanizmalar da oluşturuldu.